9 Nisan' da Doğanın Metalaştırılmasına Karşı Buluşuyoruz !


 Miting için 9 Nisan Cumartesi günü saat 11.00’de Toros Sokak’ta buluşan platformlar, saat 12.00’de Kolej Kavşağı’na doğru yürüyüşe geçecek.

Aralarında Derelerin Kardeşliği Platformu, Munzur Koruma Kurulu, Suyun Ticarileştirilmesine Hayır Platformu, Bursa Su Platformu, Sinop Nükleer Karşıtı Platformu, Mersin Nükleer karşıtı Platformu, Yeşil Gerze Koruma Platformu, Fethiye Saklıkent Koruma Platformu, Perisuyu Koruma Platformu, Çanakkale Çevre Platformu, GDO’ya Hayır Platformu, 3. Köprü Yerine Yaşam Platformu, Hasankeyf Yaşatma Girişimi, Ege Çevre ve Kültür Platformu (EGEÇEP), Çiftçi-Sen'in de bulunduğu çok sayıda çevre platformu miting için bir çağrı yayınladılar.

'Doğanın ve yaşamın yağmalanmasına karşı 9 Nisan Ankara buluşması' için yayınlanan metin şöyle:


SUYUNA, TOPRAĞINA, DOĞAL YAŞAM ALANLARINA SAHİP ÇIKANLARA ÇAĞRIMIZDIR!'

"Yerli ve uluslararası şirketler, ülkemizin dört bir yanında büyük bir yağma hareketi yürütüyorlar. Paranın gücüne iman edenler, doğamıza ve yaşam alanlarımıza el koymak istiyor!.. Suyumuz, madenlerimiz, ormanlarımız, tarım alanlarımız, yasa ve yönetmeliklerle sermaye sahiplerine devrediliyor…

Hidroelektrik santral (HES) projeleriyle, termik santrallerle, güvenlik amaçlı sınır barajlarıyla, nükleer santrallerle, maden aramalarıyla; mera, kıyı ve orman kanunlarıyla insanca yaşam hakkımız elimizden alınıyor.

Hayatlarımız sermaye sahiplerinin insafına teslim ediliyor. Atalarımızın, dedelerimizin yüzyıllardır koruyup kolladığı, bizlere emanet ettiği yaşam alanlarımızdan göçe zorlanarak yurtsuzlaştırılıyoruz…

Bütün bu saldırılar, bulunduğu her yerde yerel halkın direnişiyle karşılaşıyor. Mücadelenin gücü bütünleşerek çoğalıyor! Ancak, yaşam alanlarımıza, suyumuza, toprağımıza göz koyanlar durmuyor!..

BÜTÜN DERELER 9 NİSAN'DA ANKARA'YA AKACAK!

Anadolu’nun her su gözesi satışa çıkarıldı. Sularımız binlerce yıldır hayat verdiği coğrafyada artık satılık bir mal gibi görülüyor. Yaşamın temeli olan SU, siyasi iktidar ve sermaye gurupları için kâr ve rant aracı olarak görülebilir. Ama bizim için YAŞAMIN ta kendisidir.

SULARIMIZA, derelerimize, vadilerimize, ovalarımıza doğal yaşam alanlarımıza yapılan bu vahşi saldırıları durdurmak için Ankara'ya geliyoruz…

Egemenlerin doğamıza karşı yönelttiği hegemonya’ya karşı, doğa haklarını anayasal güvenceye kavuşturmak için Ankara'ya geliyoruz…

Bu çağrı, paranın saltanatına karşı, derelerin kardeşliğine inananların çağrısıdır. Bu çağrı, derelerimize el koymak isteyenlere karşı, su ve yaşam hakkı mücadelesi verenlerin çağrısıdır! Bu çağrı, ANADOLU’dan, MEZOPTAMYA’ya, TRAKYA’ya kadar, yaşama can veren bütün akarsulardan, vadilerden, derelerden Ankara’ya akma çağrısıdır!

YAŞAMI SAVUNANLAR ANKARA'YA!

Bu çağrı, ekoloji mücadelesi veren ve sermayenin başlatmış olduğu yağma hareketinin karşısında mücadele edenlerin çağrısıdır.

Bu çağrı, Suyun ticarileştirilmesine karşı mücadele eden, toprak, su, yaşam ve özgürlük mücadelesi veren tüm yaşam savunucularının çağrısıdır.

Bu çağrı, her türlü uyarıya rağmen nükleer santrallerde ısrar eden anlayışa karşı direnenlerin çağrısıdır.

Bu çağrı, termik santrallerin yıktığı yeryüzü, kirlettiği hava, yok ettiği ormanlar için mücadele edenlerin çağrısıdır.

Bu çağrı, tohumlarımızı çalan, gıdalarımızı enerji olarak yakanlara karşı Gıda Egemenliği çağrısıdır.

Sularımızın satılmasına, tarihimizin ve kültürümüzün yağmalanmasına, bugünümüz ve yarınımızın çalınmasına karşı 9 Nisan 2011 Cumartesi günü Ankara’da buluşalım."

Vadilerimize HES’leri sokmayacağız!
Suyun piyasalaştırılmasına hayır!
Su haktır satılamaz!

* video ''Bir Avuç İnsan''  fragmanıdır.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder