Ararat, 2002 Kanada-Fransa ortak yapımı filmin yönetmenliğini, senaryo yazarlığını ve yapımcılığını Ermeni asıllı Kanadalı Atom Egoyan yaptı. Film, Türkiye Cumhuriyeti hükûmeti tarafından reddedilen Ermeni Soykırımı üzerine kurulmuştur.
Film yönetmeni Edward Saroyan (Charles Aznavour), Amerikalı misyoner Clarence Ussher'in eserine dayanan ve Ermeni Soykırımı konu alan filmi çekmek için Kanada'ya Toronto'ya gelir. Senarist Rouben (Eric Bogosian) ile filmin temasını tartışırken soykırımda annesini (Lousnak Abdalian) kaybeden ve ABD'ye göç ettikten sonra The Artist and His Mother (Ressam ve Annesi) adlı tabloyu çizen Soyut dışavurumculuk ressamı Arshile Gorky dikkatlerini çeker ve kendisinin gençlik yıllarını filmde anlatmaya karar verir. Onun için Gorky'i araştıran sanat tarihçisi Ani (Arsinée Khanjian)'den danışmanı olmasını rica eder.
Dulu olan Ani daha önce iki kez boşanmıştır. İlk eşi Ermenistan'ın özgürlüğü uğruna Türkiye'nin bir büyükelçisine suikast girişiminde bulunurken polis tarafından vurularak öldürülmüştür. Ani eşinin kahraman olarak öldüğüne inanmaktadır. Ancak 18 yaşındaki oğlu Raffi (David Alpay) babası hakkında "Kahraman mıydı? Yoksa terörist miydi?" sorusuyla meşgul olup dertlidir. Ani'nin ikinci eşinin kızı Celia (Marie-Josée Croze) Raffi'nin sevgilisidir. Ancak babasının ölümünün sorumluluğunu Ani'ye yükleyerek ondan nefret etemektedir.
Saroyan'ın filminin çekimi başlar. Filmin başrolü oyuncusu Martin Harcourt (Bruce Greenwood), Clarence Ussher rölünü oynar. Cevdet Bey adlı Osmanlı valisi rolüne, sinema camiasına yeni giren Ali (Elias Koteas) seçilir.
Ali'nin homoseksüel sevgilisi Philip (Brent Carver) ile havalimanında görevli bir gümrük memuru olan babası David (Christopher Plummer)'in arası onların homoseksüel ilişkisi üzürnden açılmaktadır.
Saroyan'ın çekim yerinde hizmetçi olarak çalışan Raffi, filmin konusundan ve Ali'nin oynadığı Cevdet'in insafsızlığınfsn etkilenerek babasının yaşamı ve ölümünün anlamlarını aramak için Ararat'a gitmeye karar verir.
Raffi Kanada'ya döndüğünde havalimanında filmin konulduğu kutuyu açmayı redettiği için gümrük memuru David tarafından sorguya çekilir.
Henüz film tamamlanmadan Fransa, İtalya, Yunanistan, Rusya, Singapur ve İsrailli film dağıtımcıları tarafından satın alındı. Gösterime girdiğinde ise, birçok ülkede sınırlı sayıda duyuldu, gişede ise başarısız bir gelir elde etti.
20 Mayıs 2002 tarihinde ilk kez Fransa'da 55. Cannes Film Festivali'nde yarışma dışı kategoride gösterildi. Gazetecilere gösterimi sırasında ise yönetmen Atom Egoyan bir soruya "doğası itibarıyla karşılaşacağı baskılardan etkilenmemesi için, filmin Cannes Festivali’nde yarışmasını istemediğinden" kategori dışı gösterime sokulduğunu söyledi. Türkiye için yayın hakları Belge Film tarafından alınmasına rağmen Ermeni Soykırımı tartışmaları ve baskılar nedeni ile Türkiye'de sinema gösterimine giremeyen film, 13 Nisan 2006 tarihinde KanalTürk adlı televizyon kanalında yayınlandı. Kanal, filmi yayına sokmadan önce izleyicilerine "Ararat filmi yayınlansın mı?" diye bir anket sundu. Ankete 21 bin kişi katıldı, 18 bin kişi evet, 3 bin kişi ise hayır diye yanıt verdi. Bunun üzerine filmi yayınlayan kanal, filmin yayınlanmasından sonra "Gerçekler Özel" adlı bir programda Ermeni Soykırımı konusunu tartışmaya açtı.
Hrant Dink, 2002'de Cannes'ta gösterimi görmesinden sonra " Türk-Ermeni ilişkilerine katkıda bulunacak bir film olmadığını ve şiddet içeren bazı sahnelerin gereksiz olduğunu" belirtmişti.
Ödüller
Film birçok ödül kazandı. 2003'te en iyi Kanada film ödüllerinden olan Genie Ödülleri'nde, en iyi adlandırılan film, özgün tasarım ve kostüm ödülünü aldı; ayrıca ek olarak Arsinée Khanjian en iyi kadın aktör ödülünü ve Elias Koteas ise en iyi yardımcı aktör ödülünü aldı. 2003'te Egoyan'a, Writers Guild of Canada tarafından da bir ödül verildi. Politik Film Topluluğu tarafından en iyi insan hakları filmi ödülü verildi ve 2003'te Erivan Uluslararası Film Festivali'nde Altın Kayısı ödülünü kazandı.
Çalışmayan linkler için yorum kısımına uyarıda bulunmanızı önemle talep ederiz.